Mecelle Kanunu, 1868-1876 seneleri arasında Ahmet Cevdet Paşa başkanlığındaki bir komisyon tarafından düzenlenen medeni hukuk kuralları kitabıdır.
Mecelle Kanunu , 1868-1876 seneleri arasında Ahmet Cevdet Paşa başkanlığındaki bir komisyon tarafından düzenlenen medeni hukuk kuralları kitabıdır.
Mecelle Kanunu Tarih Sürecindeki Etkileri
Mecelle, maddeler halinde hazırlanmış hem analitik hem de pozitif bir hukuk sistemi gerçekleştirme çabası güder. Batı ülkelerinin Medeni Kanun geleneği ise Justinianus'un altıncı yüzyılda yaptırdığı ilk (code civil) düzenlemesidir. Mecelle kanunu, dönemin en değerli kanunu ve Osmanlı Devleti’nin modernleşmesinin en önemli noktalarından biri olarak görülür. Modernleşme olarak isimlendirilen bu durumun aslında temeli İstanbul'da gerçekleşen bir sürecin önemli bir adımıdır. Arapça büyük boy kitap anlamını karşılayan mecelle, Fransızca büyük kitap ve hukuk ilkeleri derlemesi şeklinde kullanılan 'codex' kelimesinin çevirisidir. Mecelle kanunu, 4 Ekim 1926 tarihinde ise yürürlükten kaldırılmıştır. Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Osmanlı Devleti’nin dağılmasıyla Mecelle hukuku, bazı devletlerde iz bırakmıştır. Yürürlükte kalan ülkeler: Türkiye'de 1926'ya kadar, Kıbrıs'ta 1960'lara kadar, Suriye'de 1949'a kadar, Irak'ta 1953'e kadar, Arnavutluk'ta 1928'e kadar, Lübnan'da 1932'ye kadar, Filistin Mandası ve daha sonra İsrail'de resmi olarak 1984'e kadar.
Mecelle Kanunu Hazırlık Aşaması
Mecelle’nin hazırlanması, bir medeni kanuna doğan ihtiyaçtan ve dönemin devlet adamları ve aydınların bu düşüncede ortak fikir yürütmeleriyle birlikte, hazırlanması gereken kanunun niteliği konusunda gelenekçi ve yenilikçi olmak konusunda iki farklı tarafa ayrılmışlardır: Fransız Medeni Kanunu’nun ön planda olması fikrini savunan Âli Paşa’nın önderliğindeki Osmanlı aydınları ile Ahmet Cevdet Paşa’nın önderliğindeki İslam Hukuku destekçileri. İki görüş, yenilik yapılması gerektiği konusunda aynı noktada buluşmakla birlikte; oluşan fikir ayrılığı yapılacak yeniliklerde uygulanacak yöntem ve medeni kanunun kaynağının farklı yerlerde aranması konusunda ortaya çıkmıştır. Fakat her iki fikir açısından da kabul edilmeleri sonucunda birtakım bazı problemler ortaya çıkabileceği öngörülmüştür. Ahmet Cevdet Paşa, bu konuda İslam Hukukunun esas alınması fikrini savunan en önemli devlet adamıdır. Mecelle'nin konuları; Kira, Kefalet, Havale, Rehin, Emanet, Vekâlet, Sulh ve İbra, Hibe, Gasp ve İtlaf, Hacir, Kanıt ve Delil, Yargı, Ortaklık Çeşitleri, Dava ve Beyyinat. Mecelle'nin hazırlanması, 1868'de sadrazam Âli Paşa, Fransız Medeni Kanunu'nun benimsenmesini önermiş ve çeviri için bir komisyon kurulmuştu. Fakat aynı sene bu projeden vazgeçilmiştir. Ahmet Cevdet Paşa medeni kanun doğrultusunda İslam medeni hukukunun düzenlenip modernleştirilmesini sağlamıştır.
Mecelle Kanunu Maddeleri:
· Borçlu olmamak asıldır. Borç ileri süren, ispatla mükelleftir.
· Zararı yok etmek, fayda sağlamaktan iyidir.
· Söze bir anlam vermek, yok saymaktan iyidir.
· Alması hukuka aykırı olanın vermesi de hukuka aykırıdır.
· Zaman değişince hükümler de değişir.
· Kanıt herkesi, ikrar ise sadece ikrar edeni bağlar.
· Ticari örf ve adetler ticari sözleşmelerin şartı gibidir.
· Sözleşmenin amaç ve anlamı göz önüne alınır, söz ve yazılışı değil.
· Kuşku, kesin bilgiyi gidermez.
· Özel zarar, genel zarara tercih edilir.